{ "title": "İdrarda Ph Nedir", "image": "https://www.idrar.gen.tr/images/Idrarda-Ph-Nedir-56.jpg", "date": "20.01.2024 11:00:53", "author": "ömer ateş", "article": [ { "article": "İdrarda Ph Nedir: Ph böbrek tübülerinin plazma ve ekstraselüler sıvının, sodium geri emimesil ve hidrojen, amonyum iyonlarının tübüler sekresyonu ile olan asit ve baz seviyesini sürdürme, yani devam ettirme kapasitesini gösterir. Üriner pH algılama testi, 3 indikatörün bir kombinasyonundan oluştuğu bilinir. Metil kırmızısı, bromtimol mavisi ve fenolftalein. 5-9'luk bir pH seviyesinde yeşil ve maviye turuncudan sarı ya da bir renk dönüşümü sonrasında olur. Sağlıklı olan kişilerden alınan taze idrarın pH oranı 5 veya 6'dır. İdrar pH'ı fizyolojik ve patolojik durumlardan dolayı etkilenmektedir. PH oranları 8'den büyük olan alkali idrar, postprandiyal mide sıvısında olan hidroklorik asit sekresyonuna normal cevap, vejetaryen diyette, idrar yolu enfeksiyonlarında genellikle de üreaz oluşumuna neden olan bakteriler, Proteus ve Psödomonas, amonyum iyonlarından üreyi ayırabilir, katı bir biçimde kusmada metabolik alkaloz, hiperventilasyonlu respiratuvar alkalozda ve potasyum deplesyonunda görülür. Alçak olan pH oranları, asidik idrar görüldüğü zamanlarda ise sıcak ve kuru olan mekân fazla konsantre ve oldukça fazla olan asidik idrar, uyku sırasında ventilasyon azalmasına bağlı respiratuvar asidoz, et ve proteinler açısından zengin olan diyet, klorotiyazid diüretikler, diyabetik ketoasidoz, respiratuar asidoz, metabolik asidoz, diyare, inanisyon, üremili dekompanse böbrek yetiğilzem, pireksi, Escherichia coli'den dolayı oluşan üriner enfeksiyonlar, renal tüberküloz, kronik romatolojik biçimde olan hastalıktır. Üriner pH'ın önemi asıl olarak, metabolik veya respiratuardan ötürü neden olan sistematik bir asit veya baz bozukluğunun tespit olmasına ve idrarın belirli bir pH'ta olmasına ön gören üriner olayların, böbrek taşı idrar pH'ında nedenleşmesi, tedavi ve beslenmesi ile gözlemlenir, böylelikle taşların olmasının önüne geçilmiş olur, sülfonamidler ile tedavi sırasında idrar alkalinizasyonu kristal oluşumunun önüne geçilmesi için, transfüzyonlar sırasında salisilat zehirlenmesi atılım yükselmesi gibi şeylerin yönetilmesinden ötürüdür.